Atlg ile tanıştığım gün...

Oyunda 3-4 tane arkadaşım vardı hepimiz iyi anlaşıyorduk. 1 sene çok güzel anılar yaşamıştık, eğlenceliydi. Daha sonra bir şeyler oldu hepimiz oyuna girmeyi bıraktık. 2 sene oyuna girmemiştim. Tekrar girdiğimde hiçbiri oyuna girmiyordu. Yani hepsini kaybettim. Kim olduklarını da hatırlayamıyorum. Bir de görev tamamlayıp ilk çileğimi aldığım zaman güzeldi.

Güneşin doğuşunu karşıladığımız o vakitler...

Ban yemek :/

Kazulet a dit :

Ban yemek :/

Afiyet olsun

Kazulet a dit :

Ban yemek :/

Üzücüüü maalesef

Küçükken oyuna başladıktan bir iki ay sonra bir adam gelip sexting yapmak istemişti ve kabul etmiştim, neler döndüğünü bilmiyordum. O kız rolündeydi. Yazılan şeyler beynimden çıkmıyor. Değerli zamanlardı bence, bugün kız arkadaşımla güzel sexting yapabiliyorsam belki bunun sayesindedir

bu oyundaki arkadaşlığım ve eğlendiğim anlar :)

Benden daha eski oyun kurucusu bile kalmadi , 12 sene dile kolay. 2010 da çocuğum olsaydı şuan 12 yasindaydi

Oyuna 2011 yılında 10 yaşındayken başlamıştım. O zamanlar Lolitams adlı birisiyle sevgili olduktan 2 gün sonra başka bir çocuk onu benden çalmıştı. Onun faresi daha havalı diye. Yaşadığım bu üzüntüyü hiç unutmam :D
Ek olarak kabile evlerinde videolar izlediğimiz günler benim için unutulmazdır

Defilinate miydi neydi öyle bir şey var ya, ha o ilk çıktığında ilk yıldızlarından olmuştum, oyunun mantığını çözen çok kişi de yoktu zaten. Hep kazanırdım. Oyuna girdiğimde "aha geldi, abi sal" falan derlerdi. Eskiden 1 değil 2 first verirdi kazanana. Sonra o hesabı mal gibi çaldırdım olsun güzel

Onla olanların hepsi

Aslında çok var, ama sıralayayım:
1)Bouboum'da çok değerli arkadaşlar edindim. Bana her konuda güvenirler, ortak kabilede bir araya gelirdik. Birbirimizi kendimiz olduğumuz için severdik ve tatil ya da kafe bulmak gibi bir kaygımız yoktu. Sevgi ve saygı ölçülüydü ve samimiydi. Sohbet kalitesi en yüksek ölçüdeydi. Bu oyunda kahramanca bazı atılımlarım oldu, detaylar Bouboum forumundadır.
2)Transformice'ta lise hatıralarımı ve hobilerimi paylaşabileceğim birkaç arkadaşım vardı. Gündelik hayatın sorumlulukları veya ileride ne olacağımız kimsenin umrunda değildi. Önemli olan o oyunda sohbet ve aktivite arasında dengeyi sürdürerek eğlenmekti. İlk kategori kadar olmasa da rahatlatıcıydi.
3)Günümüzde bu oyunda arkadaş edinmek çok zor, çünkü çoğu kişi birkaç görev, peynir ve çilek peşinde koşarak sadece market ürünlerine ilgi gösteriyor. Fakat geçen yazdan beri benle en cok benzeyen çizgi film karakteri olan Shutaro Mendo'nun kaybolan ahtapotu için arkadaşlarına "Onu bulun ve gücüm dahilinde istediğiniz herhangi bir şeyi vereceğim." sözünden yola çıkarak bazen samimiyetim bazense oyun eşyası vaatlerimle birkaç gerçek arkadaş edindim. Önceki durumların aksine artık arkadaşça tavır konusunda kendimi geliştirdiğim için artık görmezden gelinmek veya reddedilmek benim sorumluluğumda değil, karşı tarafın tercihindeydi. Bu yüzden o vaatlerle bile çok az çevrimiçi arkadaşım kaldı. Tek sorun, önceki zamanlardaki samimiyetin günümüzde kalmamasıydı. Böylece en değerli anılarımı kaleme aldım.