tutmadı
alttaki gerizekalı

Tuttu

Alttaki kitaplarında beğendiği yerlerin altını çizer

tutmadı

alttaki intihara kalkıştı

Tutmadı. Alttaki farklı lezzetlere merak duyar.

Tutmadı

Alttaki beni tanımaz

Bana gösterdiği kadarıyla tanıyorum

Alttaki merhametidir

tuttu

alttaki düğünümde şahidim olmak ister

Tuttu

Alttaki yazın sevdikleriyle buluşmak ister

tuttu

alttaki artık dışarı çıkmak istiyor

Tuttu

Alttaki 2 aydır evden çıkmıyor

tuttu

alttakinin gelecek kaygısı var

Tutmadı

Alttaki karantinayı güzel fırsatlara çevirdi

Tuttu

Alttaki karantinada ders çalıştı

sayılır
alttaki para biriktirebiliyor

Tuttu
Alttaki planlı yaşar

Fazlasıyla

Alttaki beni sevmez

tuttu

alttaki birine platonik

Tutmadı

Alttaki kendisiyle çelişecek hareketleri vardır

tutmadı

alttaki birine muhtaç

Tutmadı

Alttakinin ağzından köpükler fışkırıyor